GÜNDEMHaber Girişi : 20 Eylül 2022 01:41

Abdulkadir Hazman: VATAN DEDİĞİN!

Abdulkadir Hazman: VATAN DEDİĞİN!
Yazarımız Abdulkadir Hazman, 'Toprağın Mirası'na sahip çıkmaya devam ediyor. Hazman, EYLÜL - 2022 sayımızda, İzmir'in Kurtuluşu'nun 100.Yılı'na farklı bir pencereden bakıyor... "Vatan Dediğin" işgaldeki tarihi eser yağmasını gündeme getiriyor.

 

 

VATAN DEDİĞİN

 

 

 

“Bir vatanın sahibi olmanın yolu, o topraklarda yaşamış tarihi olayları bilmek, doğmuş uygarlıkları tanımak, sahip olmaktan geçer.” Mustafa Kemal ATATÜRK

 

 

 

Emperyalizm destekli Yunanların, 15 Mayıs 1919’da başlayan işgali; 9 Eylül 1922’de bitinceye dek özellikle Batı Anadolu ve İzmir’deki tarihi ve kültürel eserleri nasıl yağmaladıklarını hiç düşündünüz mü? 

 

 

 

Bu toprakların bize bıraktığı mirasın, talan ve yağması işgalle birlikte başlamıştı.  Batı Anadolu’da arkeolojik eserler bakımından çok zengin olan İzmir, Aydın ve Afyon bölgelerinde hızla arkeolojik kazılar başlattılar.

 

 

 

Çıkarılan eserleri İzmir Limanı’na taşıyıp gemilere yükleyerek Atina’ya kaçırdılar.

 

 

 

Batı Anadolu’yu işgal eden Yunanlar, hiç vakit kaybetmeden arkeologlarını Aydın-Sultanhisar’da bulunan Nysa Antik Kenti’ne, Urla Klazomenai Antik Bölgesi’ne ve Efes’e göndermişlerdir.

 

 

 

İşgal süresince burada yapılan kazılardan çıkarılan eserler, Atina Ulusal Müzesi’ne taşınmıştır. Osmanlı döneminde Sart Arkeolojik Alanı’nda çıkarılan tarihi eserler; İzmir Sultaniye Mektebi’nin depolarında muhafaza edilirken, Yunanların işgaliyle birlikte bu okulun depolarında bulunan eserler de ne yazık ki Yunanların eline geçmiştir.

 

 

 

Özellikle batılıların 16. yüzyılda itibaren göz diktikleri Anadolu uygarlıklarının mirası olan tarihi eserini, savaşları da bahane ederek yağmalamaları; ne yazık ki Anadolu’nun işgaliyle sürüp gitmiştir. Anadolu’nun işgaline katılan İngilizler, Almanlar, Fransızlar, Amerikalılar ve Yunanlar; bu zengin ‘arkeoloji pastası’ndan daha çok pay almak için neredeyse birbirleriyle yarışmışlardır.

 

 

 

DANİMARKA MİLLİ MÜZESİ’NDE

İZMİRLİ BİR SÜTUN!

 

 

 

 

İzmir- Aydın Demiryolu yapımı sırasında Tralleis Antik Kenti’nde bulunan ve üzerinde Seikilos Ağıdı yazılı sütun, 1922 yılında kaçırılmış ve halen Danimarka Milli Müzesi'nde sergilenmektedir.

 

 

Fransızların İzmir Ahmetbeyli köyü civarında 1921-1922 yıllarında kazı yaptıkları bilinmekle birlikte, neler çalıp götürdükleri henüz tespit dahi edilememiştir.

 

 

 

Almanların Bodrum arkeolojik alanlarına ilgisi, Osmanlı döneminden itibaren hiç bitmemiştir. Amerikalıların da nedense ilgi alanı Sart olmuştur. İzmir yangınını bahane ederek yağmaladıkları tarihi eserleri sandıklara doldurarak New York’taki Metropolitan Müzesi’ne götürmüşlerdir.

 

 

Götürülen sandıkların bir kısmı, uzun müzakereler sonucu ülkemize getirilse de bir kısmının orada kaldığına şüphe yoktur.

 

 

 

TALAN, BİR ULUSUN

HAFIZASINI YOK EDER

 

 

 

 

Bir önceki yazımız da belirttiğimiz üzere, savaş ölüm-yıkım yanında talan ve yağmadır. Ölüm ve yıkımlar cephelerdeki savaşın kaderini tayin ederken, talan ve yağma da bir ulusun geçmişe dair hafızasını ve kültürünü yok etmektedir. Savaşı kaybeden ülkeler yeniden toparlanabilirler, fakat hafızasını ve kültürünü kaybeden toplumlar, ulusal bilinçlerini bir daha ele geçiremezler.

 

 

Vatan dediğin yalnızca toprak parçası değildir. Vatan, o topraklarda binlerce yıl yaşamış olan uygarlıkların toplamına sahip çıkmak ve korumaktır.

 

 

9 Eylül de yakın tarihin İzmirliler’de yarattığı ulusal bilinçtir.

 

                

                       [email protected]